top of page

Anal Siğil (Anal Kondilom)

  • Yazarın fotoğrafı: Doç.Dr.Çağlar Ertekin
    Doç.Dr.Çağlar Ertekin
  • 2 gün önce
  • 9 dakikada okunur
Anal Siğil (Anal Kondilom)

Anal kondilom, halk arasında anal siğil veya makat siğili olarak bilinen, Human Papilloma Virüs (HPV) nedeniyle anüs ve çevresinde oluşan bulaşıcı deri lezyonlarıdır.


Tıbbi adı kondiloma aküminata olan bu siğiller başlangıçta küçük, cilt renginde veya pembe kabartılar şeklinde görülür ve zamanla çoğalarak karnabahar benzeri kümeler halini alabilir. Genellikle ağrı yapmazlar ancak kaşıntı, yanma veya rahatsızlık hissine yol açabilirler.


Anal Kondilom (Anal Siğil) Nedir?


Anal Kondilom (Anal Siğil) Nedir

Anal kondilom, HPV’nin ciltte yarattığı enfeksiyon sonucu anüs bölgesinde ortaya çıkan siğil benzeri lezyonlardır. Görünüm olarak tek veya çok sayıda, pembe-beyaz veya kahverengi renkli kabarık et parçaları şeklinde olabilir. Kondilomlar zamanla büyüyüp yayılma eğilimindedir ve ihmal edilirse büyük kitleler oluşturabilir.


Kondiloma Aküminata Ne Demek?


Kondiloma Aküminata Ne Demek,makatta kondilom

Kondiloma aküminata, genital veya anal bölgede görülen siğillerin tıbbi adıdır. Latince kökenli bu terim, “pointed/çıkarıklı siğil” anlamına gelir ve özellikle HPV enfeksiyonunun neden olduğu anogenital siğilleri tanımlamak için kullanılır.


Yani anal kondilom ile kondiloma aküminata aslında aynı durumu ifade eder – HPV’nin yol açtığı, karnabahar görünümlü siğil oluşumları. Halk dilinde makat siğili olarak da anılır.


Özetle, kondiloma aküminata, anal (ve genital) siğillerin tıbbi ismidir.


HPV Virüsü ve Anal Siğil (Anal Kondilom) Arasındaki İlişki


Genital kondilom,

HPV Virüsü ve Anal Siğil (Anal Kondilom) Arasındaki İlişki

Anal kondilomlar, HPV (İnsan Papilloma Virüsü) enfeksiyonu sonucu ortaya çıkar. HPV, cilt ve mukozalarda siğil benzeri oluşumlara yol açabilen çok yaygın bir virüstür. Bugüne kadar 200’den fazla tipi tanımlanmıştır ve yaklaşık 40’ı genital ya da anal bölgede enfeksiyon yapabilir.


Anal kondilom vakalarının büyük kısmı HPV’nin tip 6 ve 11 türlerinden kaynaklanır; bu tipler düşük riskli (non-onkojenik) olup kansere neden olmazlar ancak siğil oluşumuna yol açarlar.


Daha nadir olarak, yüksek riskli HPV tipleri (16, 18, 31, 33 vb.) de kondilom bölgesinde bulunabilir. Bu tipler genellikle siğil oluşturmaz, ancak aynı bölgede hücresel değişikliklere neden olabilir ve uzun vadede kanser gelişimi açısından önem taşır.


Bu nedenle, anal bölgede siğil fark edildiğinde mutlaka uzman bir hekim tarafından değerlendirme yapılmalıdır.


HPV ve kondilom ilişkisi kısaca şöyledir:


  • HPV olmadan kondilom olmaz: Anal kondilom gelişmesi için HPV enfeksiyonu şarttır.

  • En sık tip 6 ve 11: Anal kondilomların yaklaşık %90’ı bu iki tipten kaynaklanır.

  • Bağışıklık sistemi önemli: Sağlıklı bireylerde virüs çoğu zaman 1-2 yıl içinde vücuttan atılır. Ancak bağışıklığı zayıf olan kişilerde (örneğin HIV pozitif bireylerde) kondilomlar daha sık ve dirençli seyredebilir.


Sonuç olarak, anal kondilomlar çoğunlukla iyi huylu olsa da HPV’nin bazı tipleri kanserle ilişkili olabileceği için profesyonel değerlendirme ve takip gerektirir.


Kondilom Nasıl Bulaşır?


Anal kondilomun bulaşması genellikle doğrudan cilt teması yoluyla olur ve en sık cinsel temasla gerçekleşir. Korunmasız vajinal, oral veya anal ilişki sırasında HPV kolaylıkla geçebilir. Ancak yalnızca cinsel ilişkiyle değil, deri temasıyla da anal kondilom bulaşabilir.


Bu nedenle prezervatif kullanımı riski azaltsa da tam koruma sağlamaz; çünkü virüs, prezervatifin kaplamadığı cilt bölgelerinden de geçebilir.


Anal kondilomun bulaşma yolları ve risk faktörleri kısaca şöyledir:


  • Cinsel temas: Anal kondilomun en sık nedeni cinsel temastır. Anal ilişki risk faktörüdür ancak yalnızca bu yolla bulaşmaz; vajinal ilişki sonrası da virüs anüs çevresine yerleşebilir. Anal kondilom tespiti, kişinin mutlaka anal ilişkiye girdiği anlamına gelmez.

  • Dolaylı bulaşma: Nadir de olsa ortak kullanılan tuvalet, havlu veya iç çamaşırı gibi kişisel eşyalar aracılığıyla kondilom bulaşabilir. Bu nedenle hijyen kurallarına dikkat etmek önemlidir.

  • Kuluçka süresi: HPV bulaştıktan sonra kondilomlar genellikle 2–8 hafta içinde ortaya çıkar, ancak bazı kişilerde virüs aylarca hatta yıllarca gizli kalabilir.

  • Oto-inokülasyon (kendi kendine bulaş): Genital bölgedeki kondiloma dokunup anal bölgeye temas etmek virüsün taşınmasına yol açabilir. Bu nedenle siğillere elle temas etmekten kaçınılmalıdır.


Anal kondilom riskini artıran faktörler:


  • Çoklu cinsel partner

  • Korunmasız ilişki

  • Erken yaşta cinsel aktivite

  • Zayıf bağışıklık sistemi (ör. HIV enfeksiyonu)

  • Sigara kullanımı

  • Kötü hijyen koşulları


Bu faktörlere dikkat etmek, HPV ve anal kondilom bulaşma riskini önemli ölçüde azaltır. Ayrıca HPV aşısı, korunmada en etkili yöntemlerden biridir.


Konu

Bilgi

Görülme sıklığı (genel toplumda)

Yaklaşık %1 (cinsel aktif yetişkinlerde)

Kuluçka süresi (ortalama)

2 – 8 hafta, bazen aylarca gizli kalabilir

En sık görülen HPV tipleri

HPV-6 ve HPV-11 (olguların yaklaşık %90’ı)

Tedavi sonrası tekrar riski

Yüksek, ilk yıl içinde %50’ye kadar görülebilir


Anal Siğilin (Anal Kondilom) Belirtileri Nelerdir?


Kondilom Ameliyatı Nasıl Yapılır, 

Anal Siğilin (Anal Kondilom) Belirtileri Nelerdir?

Anal kondilom genellikle başlangıçta fark edilmesi zor, küçük ve ağrısız lezyonlarla ortaya çıkar. Bu lezyonlar çoğu zaman hasta tarafından yalnızca eline geldiğinde ya da ayna ile bakıldığında fark edilir. Kondilomlar büyüyüp çoğaldıkça belirgin belirtiler gelişir.


Anal kondilomun erken belirtileri arasında şunlar bulunur:


  • Kaşıntı: Kondilomlar büyüdükçe makat çevresinde kaşıntı sık görülen ilk belirtidir. HPV’nin ciltte yaptığı değişiklikler bu bölgede tahriş ve kaşıntı hissine neden olur.

  • Nemlenme ve akıntı: Kondilomlar cilt yüzeyini bozarak bölgede nemli bir ortam oluşturur. Bu durum akıntı, ıslaklık veya tahriş hissiyle kendini gösterebilir.

  • Hafif kanama: Kondilom genellikle kanamaz, ancak kaşınma veya dışkılama sırasında sürtünmeye bağlı olarak az miktarda kanama görülebilir.

  • Kabarıklık hissi: Bazı hastalar temizlik veya duş sırasında makat çevresinde pürüzlü, karnabahar benzeri bir kabarıklık fark eder. Bu, kondilomun ilk fark edildiği aşamadır.


Anal kondilomlar erken dönemde hemoroid veya cilt tahrişi ile karıştırılabilir. Ancak ciltten kabarık, pütürlü ve hızla büyüyen oluşumlar tipik olarak HPV kaynaklı kondilomlardır.


Erken fark edilen kondilomlar tedavi edilirse yayılma ve büyüme riski azalır. Bu nedenle şüpheli bir lezyon fark edildiğinde vakit kaybetmeden uzmana başvurmak gerekir.


Gelişmiş Dönemlerde Görülen Şikayetler


Anal kondilom ilerledikçe lezyonlar büyür, çoğalır ve hastada daha belirgin rahatsızlıklara yol açar. Başlangıçta küçük siğiller halinde görülen kondilomlar, zamanla birleşerek büyük, karnabahar benzeri kitleler oluşturabilir.


İlerlemiş anal kondilom belirtileri şunlardır:


  • Karnabahar benzeri kitleler: Kondilomlar büyüyüp birleştiğinde pütürlü, nemli yüzeyli, gözle fark edilebilen kitleler haline gelir.

  • Sürekli kaşıntı ve tahriş: Kondilomlar arttıkça kaşıntı, yanma ve ciltte tahriş sık görülür. Kaşımak durumu daha da kötüleştirir.

  • Akıntı ve koku: Büyük kondilom kitleleri anüsten akıntıya, ıslaklık ve kötü kokuya yol açabilir.

  • Kanama ve ağrı: Özellikle dışkılama sırasında veya otururken ağrı ve kanama olabilir.

  • Yabancı cisim hissi: Çok sayıda kondilom varsa hasta anüs çevresinde doluluk veya şişlik hisseder.

  • Dışkılama güçlüğü: Kondilomlar anal kanalı daraltarak dışkının geçişini zorlaştırabilir; ileri vakalarda neredeyse tıkanma oluşturabilir.


Nadir durumlarda kondilomlar Buschke–Lowenstein tümörü (dev kondilom) haline gelebilir. Bu büyük kitleler iyi huylu görünse de çevre dokulara yayılıp kansere dönüşme riski taşır ve cerrahi olarak çıkarılmaları gerekir.


Anal kondilomlar ilerledikçe yalnızca estetik bir sorun olmaktan çıkar, hastanın yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiler. Bu nedenle erken dönemde tanı ve tedavi büyük önem taşır.


Kadın ve Erkeklerde Farklı Görülme Şekilleri


Anal kondilom hem kadınlarda hem erkeklerde görülebilen bir HPV enfeksiyonudur. Temel belirtiler benzer olsa da görülme sıklığı, bulaş yolu ve fark edilme şekli cinsiyete göre bazı farklılıklar gösterebilir.


Görülme sıklığı ve risk farkı: Erkeklerde anal kondilom, özellikle erkek erkeğe cinsel ilişkilerde daha sık görülür; ancak heteroseksüel erkeklerde de ortaya çıkabilir. Kadınlarda ise anal kondilom genellikle genital siğillerle birlikte seyreder. Vajinal bölgede HPV enfeksiyonu olan kadınlarda virüs, anüs çevresine yayılıp kondilom oluşturabilir.


Bulaş yolu: Erkeklerde kondilom çoğunlukla doğrudan anal temasla bulaşırken, kadınlarda anal ilişki olmadan da vajinal bölgeden anüse bölgesel yayılım yoluyla geçebilir. Bu nedenle anal kondilom varlığı, anal ilişki öyküsüyle sınırlı değildir.


Fark edilme şekli: Kadınlarda kondilom genellikle jinekolojik muayenede fark edilir. Erkeklerde ise çoğu zaman hasta kendisi ya da partneri tarafından görülür. Utanma veya yanlış anlaşılma korkusu, tanı ve tedaviyi geciktirebilir.


Eşlik eden enfeksiyonlar: Kadınlarda anal kondilom, rahim ağzı HPV enfeksiyonu ile birlikte görülebilir. Bu nedenle smear testi ile kontrol önerilir. Erkeklerde ise penis veya kasık bölgesinde ek kondilomlar bulunabilir.


Gebelikte kondilom: Gebelikte bağışıklığın zayıflaması nedeniyle kondilomlar hızla büyüyebilir ve doğum kanalını etkileyebilir. Bu durumda güvenli tedavi yöntemleriyle müdahale edilmelidir.


Anal kondilom her iki cinsiyette de görülebilir ve HPV ile doğrudan ilişkilidir. Kadınlar düzenli jinekolojik kontrollerini yaptırmalı, erkekler ise anüs çevresinde fark ettikleri lezyonlarda vakit kaybetmeden uzmana başvurmalıdır.


Erken tanı, hem bulaş riskini hem de ilerlemeyi önlemenin en etkili yoludur.


Anal Kondilom (Anal Siğil) Tedavisi Nasıl Yapılır?


Anal kondilom tedavisinin amacı, siğilleri ortadan kaldırmak ve virüs yükünü azaltarak yayılımı durdurmaktır.


HPV’nin tamamen vücuttan atılmasını sağlayan bir tedavi maalesef yoktur; mevcut yöntemler siğil lezyonlarını yok etmeye yöneliktir. Tedavide hem ilaçla yöntemler hem de cerrahi girişimler kullanılmaktadır.


Kondilom Ameliyatı Nasıl Yapılır?


Cerrahi tedavi, anal kondilom temizliğinde en etkili yöntemlerden biridir. Özellikle çok sayıda, büyük veya anal kanal içine yayılan kondilomlarda tercih edilir.


Ameliyatın aşamaları:


  • Anestezi: Kondilomun yaygınlığına göre lokal, spinal veya genel anestezi uygulanır. Küçük kondilomlar lokal anesteziyle alınabilirken, anal kanal içindeki yaygın kondilomlar için genel anestezi tercih edilir.

  • Muayene: Anestezi altında anal kanal dikkatle incelenir. İç kısımda kalan kondilomlar da temizlenir; aksi halde hastalık tekrarlayabilir.

  • Kondilomun temizlenmesi: Kondilomun boyutu ve konumuna göre farklı cerrahi teknikler uygulanabilir:

    • Koterizasyon (yakma)

    • Kriyoterapi (dondurma)

    • Lazerle buharlaştırma

    • Eksizyon (kesip çıkarma)

    • Radyofrekans yöntemiGerekirse bu yöntemler kombine edilerek tüm kondilom dokusu temizlenir.


Ameliyat süresi ve sonrası: İşlem genellikle 15–30 dakika sürer. Hasta aynı gün taburcu olabilir. İlk günlerde otururken ya da dışkılama sırasında hafif ağrı normaldir. Doktor genellikle ağrı kesici ve hijyen önerileri verir.


Avantaj ve dezavantaj: Cerrahi tedavi, kondilomların hızlı ve tek seansta temizlenmesini sağlar. Özellikle anal kanal içindeki kondilomlarda en etkili yöntemdir. Ancak işlem sonrası kısa süreli bakım gerekebilir ve nadiren enfeksiyon veya kanama görülebilir.


Sonuç olarak, cerrahi tedavi anal kondilomların kalıcı şekilde temizlenmesinde güvenli ve etkili bir seçenektir.


Kremle veya İlaçla Tedavi Mümkün mü?


Anal kondilom tedavisinde cerrahiye ek olarak topikal (bölgesel) ilaçlar ve kremler de kullanılabilir. Bu yöntemler küçük kondilomlarda veya cerrahi sonrası destek tedavisi olarak tercih edilir.


Başlıca ilaç tedavileri:


  • Podofilin / Podofilotoksin: Kondilom dokusunu tahrip eden çözeltilerdir. Podofilin doktor tarafından uygulanırken, podofilotoksin krem veya jel formunda hastalar tarafından evde kullanılabilir. Küçük ve yüzeysel kondilomlarda etkilidir.

  • Imiquimod krem: Bağışıklık sistemini uyararak HPV’yi baskılar. Haftada birkaç kez uygulanır ve 8–16 hafta sürebilir. Evde kullanılabilir olması avantajdır, ancak kızarıklık ve yanma gibi yan etkiler görülebilir.

  • Triklorasetik Asit (TCA): Kimyasal olarak kondilom dokusunu yakar. Yalnızca doktor kontrolünde uygulanmalıdır, özellikle anal bölge gibi hassas alanlarda dikkat gerekir.

  • İnterferon ve diğer ajanlar: Bazı dirençli vakalarda siğil içine interferon enjeksiyonu veya 5-FU krem kullanılabilir, ancak yaygın uygulama değildir.


İlaç tedavisinin özellikleri: Topikal tedavi, küçük ve az sayıda kondilom için uygundur. Büyük veya anal kanal içindeki kondilomlarda etkinliği sınırlıdır. Ayrıca tedavi süresi uzundur ve siğillerin tekrarlama riski yüksektir. Ancak cerrahi sonrası tekrarlamayı önleme amacıyla destekleyici olarak kullanılabilir (örneğin imiquimod krem).


Avantajları: Ameliyat gerektirmez, evde uygulanabilir.


Dezavantajları: Uzun sürer, ciltte tahriş yapabilir ve nüks oranı yüksektir.


Anal kondilom tedavisinde ilaçlar küçük lezyonlarda etkili bir seçenek olsa da, yaygın ve büyük kondilomlarda cerrahi tedavi genellikle daha başarılı sonuç verir.


Anal Kondilom (Anal Siğil) Bulaşıcı mı?


Anal Kondilom (Anal Siğil) Bulaşıcı

Evet, anal kondilom oldukça bulaşıcı bir enfeksiyondur. Kondiloma neden olan HPV virüsü, doğrudan cilt temasıyla kolayca geçer. Özellikle aktif kondilom lezyonları varken bulaştırıcılık çok yüksektir, çünkü siğil yüzeyinde virüs yoğun şekilde bulunur.


Anal kondilomun bulaş yolları:


  • Cinsel temas: Kondilomu olan bir kişiyle korunmasız vajinal, anal veya oral ilişki virüsün en yaygın bulaş yoludur. Cilt teması bile enfeksiyon için yeterlidir.

  • Dolaylı bulaş: Ortak kullanılan havlu, iç çamaşırı veya tuvalet yüzeylerinden nadiren de olsa kondilom bulaşabilir. Bu nedenle hijyen kurallarına dikkat edilmelidir.

  • Kendi kendine bulaş: Kişi, kondilomlu bölgeye dokunduktan sonra başka bir bölgeye temas ederse virüsü oraya taşıyabilir. Bu nedenle kondilomlara dokunmamak ve elleri yıkamak önemlidir.


Tedavi ve korunma açısından: Kondilom tedavi edilmezse hem yeni lezyonlar oluşabilir hem de kişi virüsü partnerine bulaştırabilir. Tedavi sürecinde cinsel ilişkiden kaçınmak veya en azından kondom kullanmak önerilir (tam koruma sağlamasa da riski azaltır).


Partner bilgilendirmesi: Anal kondilomu olan kişiler, partnerlerini mutlaka bilgilendirmelidir. Partnerde belirti olmasa bile HPV taşıyıcılığı olabilir. Gerekirse muayene ve HPV aşısı önerilir.


Toplum içinde bulaş: Anal kondilom, tokalaşma veya aynı ortamda bulunma gibi gündelik temaslarla bulaşmaz. Ancak ortak havlu veya hijyenik olmayan yüzeyler risk oluşturabilir.


Anal kondilom bulaşıcı bir HPV enfeksiyonudur. Bu nedenle erken tanı, tedavi, hijyen kuralları ve partnerin de değerlendirilmesi, hem kişisel hem toplumsal korunma için gereklidir.


Kondiloma Aküminata Kanser Yapar mı?


kondiloma akuminata kanser

Anal kondilom genellikle kanser yapmaz, çünkü bu lezyonlara en sık neden olan HPV tip 6 ve 11 düşük riskli virüslerdir. Bu tipler kansere dönüşme potansiyeli taşımayan, iyi huylu siğil oluşumlarına yol açar. Dolayısıyla anal kondilom varlığı, tek başına kanser anlamına gelmez.


Ancak bazı durumlarda dikkatli olunmalıdır:


  • Yüksek riskli HPV varlığı: Bazı kişilerde kondilomla birlikte HPV tip 16 veya 18 gibi yüksek riskli türler de bulunabilir. Bu virüsler anal veya rahim ağzı bölgesinde hücresel değişikliklere yol açarak uzun vadede kanser riskini artırabilir. Bu nedenle anal kondilom saptanan hastalarda doktorlar bazen anal smear veya biyopsi ile kontrol yapar.

  • Uzun süre tedavi edilmeyen kondilomlar: Yıllarca büyüyen ve tedavi edilmeyen kondilomlar nadiren verrüköz karsinom adı verilen düşük dereceli cilt kanserine dönüşebilir. Özellikle Buschke-Lowenstein tümörü (dev kondilom) bu açıdan risklidir ve cerrahi olarak çıkarılması gerekir.

  • HPV ve kanser ilişkisi: HPV, rahim ağzı, anal kanal, penis ve ağız-boğaz kanserleriyle ilişkilidir. Anal kondilomu olan kişilerde, özellikle HIV pozitif erkeklerde, anal kanser riski bir miktar artar.


Kondilom = Kanser değildir. Ancak kondilom, vücutta HPV enfeksiyonu bulunduğunu gösterir. Bu nedenle düzenli doktor kontrolü, kadınlarda Pap-smear, riskli gruplarda anal smear veya anoskopi yapılması önemlidir.


Erken tedavi edilen anal kondilom, yalnızca siğilleri ortadan kaldırmakla kalmaz, olası kötü huylu dönüşüm riskini de en aza indirir.


Sık Sorulan Sorular


Anal kondilom kendi kendine geçer mi?


Genellikle hayır. Anal kondilomlar çoğu zaman kendiliğinden kaybolmaz. Bağışıklık sistemi güçlü kişilerde küçük kondilomlar gerileyebilir, ancak çoğu vakada siğiller büyüyüp yayılmaya devam eder. “Bekleyeyim, belki geçer” yaklaşımı doğru değildir; kondilom erken dönemde tedavi edilmelidir, aksi halde lezyonlar çoğalabilir ve inatçı hale gelir.


Anal bölgemdeki her çıkıntı kondilom mudur?


Her çıkıntı kondilom değildir, ancak şüpheyle yaklaşmak gerekir. Bazı iyi huylu cilt katlantıları (örneğin makat memesi veya hemoroid kaynaklı deri fazlalıkları) kondiloma benzeyebilir. Fakat pütürlü, karnabahar görünümlü ve büyüme eğilimindeki lezyonlar büyük olasılıkla kondilomdur. Kesin tanı için doktor muayenesi gerekir; gerekirse kolposkopi, asetik asit testi veya biyopsi ile doğrulama yapılabilir.


Anal kondilom tedaviden sonra tekrarlar mı?


Evet, tekrarlayabilir. HPV virüsü derinin diğer bölgelerinde sessizce kalabildiği için, tedaviyle siğiller temizlense de yeni kondilomlar çıkabilir. İlk 6 ay içinde nüks olasılığı en yüksektir.

  • İlaç tedavisinde nüks oranı yaklaşık %50,

  • Cerrahi tedavide ise %20 civarındadır.Bu nedenle düzenli doktor kontrolü, yeni lezyonların erken fark edilmesi ve bağışıklığın güçlü tutulması önemlidir.


Tedavi sonrası nelere dikkat etmeliyim?


Tedavi sonrası bölge temiz ve kuru tutulmalı, tahrişten kaçınılmalıdır. Doktorunuz aksini belirtmedikçe ilk kontrolünüze kadar cinsel ilişkiden uzak durmanız önerilir. Sonrasında kondom kullanmak koruma sağlar. Partnerinizin de muayene olması ve gerekirse tedavi edilmesi gerekir. Ayrıca sigarayı bırakmak, sağlıklı beslenmek ve stresten kaçınmak bağışıklığı güçlendirerek nüks riskini azaltır.


HPV aşısı anal kondilomu önler mi?


Büyük oranda evet. HPV aşıları (Gardasil, Cervarix), anal kondiloma en sık neden olan HPV tip 6 ve 11’e karşı koruma sağlar. Örneğin Gardasil, ayrıca 16 ve 18 tiplerine karşı da etkilidir. Aşı olan kişiler bu tiplere karşı %90’dan fazla korunur. Ancak aşı önleyicidir, tedavi edici değildir; mevcut kondilomları iyileştirmez. Buna rağmen, kondilom geçirmiş kişilerin de aşı olması gelecekteki enfeksiyonlara karşı koruma sağlar. Kadın-erkek fark etmeksizin, cinsel olarak aktif herkesin HPV aşısı yaptırması önerilir.


Anal kondilom konusunda en önemli mesaj, utanıp gizlememek ve erken tedaviye yönelmektir. Bu sayede hem sağlık problemlerinden hızlıca kurtulabilir hem de virüsün başkalarına yayılmasını engellemiş olursunuz.


Unutmayın, kondilom tedavisi mümkündür ve Doç. Dr. Çağlar Ertekin, bu konuda sahip olduğu deneyimle size en doğru tedavi sürecinde yardımcı olacaktır. Sağlıklı günler dileriz.


hpv anal


Yorumlar


bottom of page