Kapalı Kasık Fıtığı Tedavisi: Modern eTEP ve TAPP Teknikleri
- Doç.Dr.Çağlar Ertekin
- 4 Eyl
- 6 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 6 Eyl

Kasık fıtığı rahatsızlığında günümüzde en sık tercih edilen modern tedavi yöntemi, kapalı kasık fıtığı ameliyatı olarak bilinen laparoskopik cerrahidir. Bu teknikte karın duvarında yalnızca birkaç küçük kesi açılır, içeriye yerleştirilen kamera sayesinde fıtık bölgesi ayrıntılı şekilde görüntülenir.
Cerrah, fıtıklaşan organ veya dokuyu karın içine yerleştirir ve karın duvarındaki zayıf noktayı içeriden yama (mesh) ile güçlendirir. Böylece açık ameliyata kıyasla büyük kesiler yapılmadan, minimal invaziv yöntemle güvenli bir onarım sağlanır.
Kapalı kasık fıtığı ameliyatı yöntemleri arasında eTEP (Enhanced-view Totally Extraperitoneal) ve TAPP (Transabdominal Preperitoneal) teknikleri öne çıkmaktadır. Bu yöntemler hem konforlu bir ameliyat süreci hem de hızlı bir iyileşme sağlar.
Kapalı Fıtık Ameliyatı Nedir? (eTEP ve TAPP Teknikleri)

Kapalı kasık fıtığı ameliyatı, geleneksel açık cerrahiye alternatif olarak uygulanan laparoskopik (kameralı) fıtık onarımı yöntemidir. Bu ameliyatta karın duvarına genellikle 3 adet küçük kesi (0,5–1 cm çapında) açılır. Karın içi karbondioksit gazı ile şişirilerek görüş alanı oluşturulur ve kamera ile özel cerrahi aletler bu kesilerden içeri yerleştirilir. Cerrah, monitörden bölgeyi ayrıntılı şekilde görerek fıtık kesesini karın içine çeker ve fıtığın çıktığı zayıf bölgeyi içeriden yerleştirilen yama (mesh) ile onarır.
Kapalı kasık fıtığı ameliyatında kullanılan başlıca laparoskopik teknikler şunlardır:
TAPP (Transabdominal Preperitoneal) Tekniği: Karın zarı (periton) içine girilerek fıtık bölgesine ulaşılır. Yama, karın içinden peritonun altına yerleştirilir.
TEP (Totally Extraperitoneal) Tekniği: Karın boşluğuna girilmeden, peritonun dışında kalarak fıtık onarımı yapılır.
eTEP (Enhanced-view TEP) Tekniği: TEP yönteminin geliştirilmiş versiyonudur. Kameranın farklı bir giriş noktasından yerleştirilmesi sayesinde görüş ve çalışma alanı genişletilir. Bu yöntem özellikle dar pelvisli veya obez hastalarda avantaj sağlar ve daha büyük boyutta yamaların yerleştirilmesine imkan tanır. Son yıllarda eTEP, yalnızca kasık fıtığı değil, aynı zamanda karın duvarı (ventral) fıtıklarının kapalı onarımı için de yaygın olarak kullanılmaktadır.
Kapalı kasık fıtığı ameliyatı, daha küçük kesilerle yapıldığı için açık cerrahiye göre daha hızlı iyileşme, daha az ağrı ve günlük hayata kısa sürede dönüş imkanı sunar. Bu nedenle Türkiye’de en çok tercih edilen modern fıtık tedavisi yöntemleri arasında yer almaktadır.
eTEP mi TAPP mı? Hangi Yöntem Kime Uygun?

eTEP ve TAPP, günümüzde kapalı kasık fıtığı ameliyatı olarak bilinen laparoskopik yöntemlerde kullanılan iki farklı tekniktir. Her ikisi de fıtık onarımını başarılı şekilde sağlarken, cerrahi yaklaşımları farklıdır.
TAPP tekniğinde, cerrah karın zarının içine girerek fıtık bölgesine ulaşır ve bu sayede geniş bir görüş alanı elde eder. Özellikle büyük kasık fıtıkları, bağırsakların fıtık kesesi içine indiği skrotal fıtıklar veya daha önce açık fıtık ameliyatı geçirmiş ve nüks etmiş vakalarda TAPP yöntemi içeriden onarım yapma avantajı sunar. Bununla birlikte, karın boşluğuna girilmesi nedeniyle iç organların zarar görme riski veya yamanın bağırsaklarla temas etme ihtimali TAPP yönteminde dezavantaj olarak değerlendirilebilir.
eTEP tekniğinde ise karın boşluğuna girilmez; ameliyat tamamen periton dışında yapılır. Karın duvarının farklı bir bölgesinden girilerek periton dışındaki boşluk genişletilir ve fıtık bu alandan onarılır. Bu yöntem, TEP tekniğinin kısıtlı çalışma alanını genişletmesi sayesinde obez hastalarda, iki taraflı kasık fıtıklarında, tekrarlayan (nüks) fıtıklarda ve daha önce pelvik cerrahi geçirmiş hastalarda güvenli bir şekilde uygulanabilir.
Ayrıca eTEP, cerraha daha ergonomik bir çalışma imkanı sunar, aletlerin çakışmasını önler ve gerektiğinde daha büyük yamaların yerleştirilmesine olanak tanır.
Sonuç olarak, geçmişte zor vakalarda tercih edilen TAPP yerine artık birçok durumda eTEP tekniği de güvenle kullanılabilmektedir. Her iki yöntem de kapalı fıtık ameliyatında modern, etkili ve hızlı iyileşme sağlayan seçeneklerdir; hangi tekniğin tercih edileceği ise hastanın durumuna ve cerrahın deneyimine bağlıdır.
Hangi Yöntem Kime Uygun?
Kasık fıtığı ameliyatında hangi tekniğin kullanılacağı, hastanın durumuna ve cerrahın deneyimine göre belirlenir. Küçük ve komplike olmayan fıtıklarda genellikle periton dışı yaklaşımlar olan TEP veya eTEP tercih edilirken, daha büyük, karmaşık ya da karın içi yapışıklıkların bulunduğu durumlarda TAPP yöntemi uygun bir seçenek olabilir.
Her iki yöntemde de temel amaç aynıdır: fıtık bölgesine içeriden uygun boyutta bir yama yerleştirerek kalıcı ve güvenli onarım sağlamak. Bu seçimde hastanın genel sağlık durumu, fıtığın büyüklüğü ve türü ile daha önce geçirdiği ameliyatlar önemli rol oynar. Örneğin, daha önce açık fıtık ameliyatı geçirmiş ve nüks gelişmiş bir hastada genellikle kapalı yöntem tercih edilir, çünkü laparoskopik cerrahi sayesinde karın duvarının farklı bir katmanından giriş yapılır ve önceki ameliyat dokularına zarar vermeden fıtık onarımı yapılabilir.
Sonuç olarak, eTEP ve TAPP yöntemleri kapalı kasık fıtığı ameliyatında birbirini tamamlayan modern tekniklerdir; önemli olan, her hasta için en güvenli ve etkili yöntemin seçilerek fıtığın başarılı ve düşük komplikasyon riskiyle onarılmasıdır.
Kapalı Kasık Fıtığı Ameliyatının Avantajları: Neden Tercih Ediliyor?
Kapalı kasık fıtığı ameliyatı (laparoskopik yöntem), günümüzde açık cerrahiye göre çok daha konforlu ve hızlı iyileşme sağlaması nedeniyle sıklıkla tercih edilmektedir. Bu yöntemde karın duvarına yalnızca 2–3 cm toplam uzunlukta birkaç küçük kesi yapılır. Açık ameliyatta kullanılan 6–8 cm’lik büyük kesilerle kıyaslandığında kapalı yöntemde kesiler daha küçüktür ve bu durum ameliyat sonrası daha az ağrı, daha hızlı iyileşme ve daha estetik bir görünüm sağlar.
Kapalı fıtık ameliyatı sonrası ağrı genellikle minimal düzeyde olup, hastalar ameliyattan birkaç saat sonra dahi yürüyebilir. Küçük kesiler sayesinde dokular daha az zarar gördüğünden ağrı açık ameliyata kıyasla çok daha hafif olur. İyileşme süreci de oldukça kısadır; masa başı iş yapan birçok hasta 3–4 gün içinde işine geri dönebilmektedir. 80 yaş üzeri hastalarda bile kapalı kasık fıtığı ameliyatı sonrası 1–2 gün içinde günlük hayata ağrısız şekilde dönüş mümkündür.
Küçük kesilerin bir diğer avantajı da estetik sonuçlardır. Kapalı yöntemde yapılan 3 küçük delik iyileştikten sonra neredeyse fark edilmezken, açık ameliyat sonrası daha belirgin izler kalabilir. Bu durum özellikle kozmetik kaygısı olan hastalar için kapalı ameliyatı ön plana çıkarır.
Komplikasyon riski de kapalı ameliyatlarda belirgin biçimde daha düşüktür. Küçük kesiler sayesinde enfeksiyon ve kanama riski azalır. eTEP ve TAPP gibi laparoskopik tekniklerde karın içi organlara ya hiç dokunulmaz ya da çok sınırlı şekilde müdahale edilir; bu da iç organ yaralanması riskini en aza indirir.
Kapalı kasık fıtığı ameliyatı sonrası hastanede kalış süresi de kısadır. Çoğu hasta aynı gün taburcu olabilir veya en fazla bir gece hastanede kalır. Açık ameliyatta bu süre genellikle daha uzun olabilmektedir.
Kapalı yöntemle aynı anda çift taraflı kasık fıtıkları da onarılabilir. Aynı üç küçük kesi kullanılarak her iki taraftaki fıtık kapatılır ve hastaya ikinci bir ameliyat gerektirmez. Buna rağmen ağrı düzeyi genellikle çok düşüktür ve iyileşme süreci hızlıdır.
Uzun vadede de avantajları vardır: Deneyimli cerrahlar tarafından yapılan laparoskopik kasık fıtığı ameliyatı, nüks riskini yani fıtığın tekrar etme ihtimalini oldukça düşürür. İçeriden yerleştirilen geniş yama sayesinde karın içi basınç doğrudan yamanın üzerine biner ve fıtık bölgesine güçlü bir destek sağlar. Bu nedenle başarılı bir kapalı fıtık onarımı sonrası aynı bölgede fıtığın tekrarlama ihtimali çok düşüktür.
Tüm bu nedenlerle kapalı kasık fıtığı ameliyatı, hem hastalar için daha az ağrı ve hızlı iyileşme sağlayan modern bir tedavi seçeneği, hem de cerrahlar için etkin ve güvenli bir yöntem olarak öne çıkmaktadır.
Kriter | Kapalı (Laparoskopik) Kasık Fıtığı Ameliyatı | Açık Kasık Fıtığı Ameliyatı |
Kesi Boyutu | 2–3 cm toplam (3 küçük kesi) | 6–8 cm tek büyük kesi |
Hastanede Kalış Süresi | Aynı gün taburcu veya en fazla 1 gece | Genellikle 1–2 gün (duruma göre değişir) |
Günlük Hayata Dönüş | 1–2 hafta içinde normal aktivitelere dönüş | 4–6 hafta içinde tam iyileşme |
Ameliyat Sonrası Ağrı | Hafif ve tolere edilebilir düzeyde | Daha belirgin, kesi daha büyük olduğu için |
Enfeksiyon Riski | Çok düşük (küçük kesiler sayesinde) | Daha yüksek (geniş kesi nedeniyle) |
Kozmetik Sonuç | Minimal iz, estetik açıdan avantajlı | Daha belirgin ameliyat izi kalabilir |
Nüks (Tekrar) Oranı | %1’in altında, çok düşük | Mesh kullanıldığında düşük, benzer düzeyde |
Özetle, kapalı kasık fıtığı ameliyatı; küçük kesiler, hızlı iyileşme, daha az ağrı ve estetik açıdan neredeyse fark edilmeyen izler sayesinde günümüzde açık cerrahiye kıyasla daha çok tercih edilmektedir. Deneyimli cerrahlar tarafından uygulandığında hem başarı oranı çok yüksektir hem de nüks riski oldukça düşüktür. Bu nedenle kapalı yöntem, modern kasık fıtığı tedavisinde hastalara konforlu ve güvenli bir çözüm sunar.
Fıtık Ameliyatı Sonrası İyileşme Süreci ve Dikkat Edilecekler
Kapalı kasık fıtığı ameliyatı (laparoskopik yöntem) sonrasında iyileşme süreci genellikle hızlı ve sorunsuzdur. Ancak hastaların daha rahat toparlanabilmesi için bazı noktalara dikkat etmesi gerekir. Ameliyat sonrası ilk 1–2 gün dinlenmek önemlidir, fakat tamamen hareketsiz kalmak yerine kısa yürüyüşler yapmak dolaşımı artırarak iyileşmeyi hızlandırır. Ağır kaldırmaktan ve ani hareketlerden mutlaka kaçınılmalıdır.
Ameliyat sonrası ağrı genellikle hafif düzeydedir. Doktorun önerdiği ağrı kesicilerin düzenli kullanımı ve soğuk kompres uygulaması ağrı ve şişliklerin azalmasına yardımcı olur. Ameliyat bölgesinde hafif şişlik ve morluklar görülebilir, bu durum normaldir ve birkaç hafta içinde kendiliğinden geçer. Erkek hastalarda, cerrahın önerdiği durumlarda destekleyici iç çamaşırı kullanmak rahatlama sağlar.
Beslenme sürecinde ilk günlerde hafif ve sindirimi kolay gıdalar tercih edilmeli, sonrasında lifli besinler ve bol su tüketilmelidir. Bu sayede kabızlık önlenir ve fıtık bölgesine aşırı baskı yapılmaz. Gaz yapıcı ve çok baharatlı yiyeceklerden ilk günlerde uzak durmak da faydalıdır.
Yara bakımında bölgenin temiz ve kuru tutulması enfeksiyon riskini azaltır. Küçük kesiler genellikle estetik dikişlerle kapatılır ve çoğu zaman dikiş aldırmaya gerek kalmaz. Kızarıklık, akıntı veya yüksek ateş gibi olağan dışı durumlarda hemen doktora başvurulmalıdır.
Kapalı fıtık ameliyatı sonrası günlük hayata dönüş oldukça hızlıdır. Çoğu hasta 2–3 gün içinde evde rahat hareket edebilir, masa başı iş yapanlar ise 1 hafta içinde işine dönebilir. Araç kullanımı genellikle 1 hafta sonra mümkündür. Cinsel aktivite ve spor gibi daha fazla efor gerektiren aktiviteler için ise en az 2–3 hafta beklenmelidir. Ağır egzersiz ve 5 kg’dan fazla yük kaldırma için 4–6 hafta süreyle dikkatli olunmalıdır.
Sonuç olarak, kapalı kasık fıtığı ameliyatı eTEP ve TAPP gibi modern tekniklerle uygulandığında hastalara daha az ağrı, küçük kesiler, düşük komplikasyon riski ve hızlı iyileşme sağlar. Uygun bir aday olan hastalar bu yöntemle kısa sürede günlük hayatlarına dönebilir. Elbette en doğru yöntem, hastanın sağlık durumu ve fıtığın özelliklerine göre uzman cerrah tarafından belirlenmelidir.

Yorumlar